Okula Geri Dönüş: Türkiye'deki Suriyeli Çocuklar Tekrar Hayal Kuruyor

Türkiye — Mutaz'ın beş yaşındaki kızı Büşra, resim defterini gururla açarken "Yemek yemeyi çok sevdiğim için, yemek resimleri yapmayı da seviyorum." diyerek gülümsüyor. Büşra’nın okulda en sevdiği ders resim dersiymiş.

Türkiye'de Geçici Koruma statüsüne sahip aile, dört yıl önce Suriye'deki savaş nedeniyle Türkiye’nin güneydoğu bölgesine yerleşmiş. Ancak bir yıl önce yaşanan depremin ardından Mersin'e taşınmışlar.

Mutaz, istikrarlı bir gelir elde etmek ve uygun fiyatlı yaşayacak bir yer bulmak gibi sorunlar ile uğraşırken evrak yetersizliği nedeniyle çocuklarını okula kaydettirmekte zorluklar yaşamış. Mutaz bu süreçte Mersin Belediyesi Göçmen ve Toplum Merkezinden haberdar olmuş.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve yerel yönetimler tarafından yönetilen merkez: danışmanlık, psikososyal destek, hukuki yardım, temel hizmetlere yönlendirme ve benzer desteklerle Mutaz gibi kişilere yardım ediyor.

Merkez, çocukların okula kayıtları için Mutaz’a destek olarak, kısa bir süre içinde okula dönmelerini sağladı.

Bu destek, en çok deprem sonrası eğitime ara vermek zorunda kaldığı için Türkçeyi unutan Tesnim için çok önemliydi.

Tesnim ileride doktor olmayı, Büşra ise yemeğe olan ilgisi nedeniyle aşçı olmayı arzuluyor. “Çocuklarımın hayallerine ulaşmasını istiyorum. Bu yüzden onların eğitimi benim için çok önemli” diyor Mutaz.

"Göç statülerine bakılmaksızın, tüm çocuklar eğitim hakkına sahiptir. Eğitim fırsat eşitliği sunar; ancak yerinden edilmiş çocuklar, öğrenme süreçlerinde potansiyellerini etkileyebilecek kesintilerle karşı karşıya kalıyor." diyor IOM Türkiye Misyon Şefi Gerard Karl Waite, “Bu IOM'nin yerinden edilmiş insanlar için çözümler geliştirme hedefi açısından önem taşıyor.”

Mevahib de eğitim konusunda sınır tanımayan bir veli. Altı yıl önce Suriye'den Türkiye'ye göç etmiş. Ne yazık ki 2019 yılında kocası vefat ettikten sonra, tek başına iki çocuğu Abdulrahman (7) ve Eriç (4) ile ilgilenmek zorunda kalmış.

Yeni eğitim yılının yaklaşmasıyla birlikte Mevahib, Abdulrahman'ın kimlik numarası başka şehirde yaşayan bir çocuğunkiyle eşleşmesi gibi okul kaydıyla ilgili idari sorunlarla karşılaşmış. Mevahib, "Geçen sene okula gidemediği için çok üzüldü ve ağladı. Bu sene de gidemeyeceğinden endişe ediyordu" diyor.

Bugün, Şanlıurfa'daki Belediye Göçmen ve Toplum Merkezinde bulunan bir eğitim danışmanının yardımıyla Abdulrahman, mutlu bir şekilde okula gidebiliyor.

Bu süreçte, Mevahib de akşamları, çocuk gelişimi konusunda eğitim kursları alıyor. “Hayalim çocuklarımın eğitimine destek olmaya devam edebilmek için eğitimime göre bir iş bulmak.” diyor.

Mutaz ve Mevahib'in çocukları öğrenme yolculuğuna devam ederken, dünya çapında milyonlarca göçmen ve mülteci çocuk, statüleri nedeniyle okula gidemiyor.

Türkiye'nin dört bir yanında IOM tarafından desteklenen göçmen merkezleri, 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündeminin önemli bir bileşeni olan herkes için kapsayıcı ve kaliteli eğitime katkıda bulunuyor.

Koruma ve Dayanıklılık programının bir parçası olarak IOM, belediyelerle iş birliği içinde ülke genelinde altı Belediye Göçmen ve Toplum Merkezi yönetiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Nüfus, Mülteciler ve Göç Bürosu tarafından desteklenen merkezler, göçmenlere ve mültecilere gerekli yardımı sağlıyor ve topluluklar arasında uyuma destek oluyor.

Geçtiğimiz okul yılı boyunca IOM, 520 göçmen çocuğun eğitimlerine devam etmesine yardımcı oldu.