Suriye'de önceleri memur olarak çalışan Duran, arkadaşı kendisinden arıcılık işinde yardım isteyene kadar Latakya’daki köyünde sakin bir hayat sürmekteydi. Hobi olarak başladığı arıcılık işinin zamanla sevdiği bir işe dönüşmesini şöyle anlatıyor Duran: “Bal gibi organik ve sağlıklı bir besin üretmek benim için çok değerli bir işti. Arkadaşıma yardım ettikten sonra kendi evimde 100 tane kovanla ilgilenmeye başladım.” 

Bu tecrübe Suriye’deki çatışmalar nedeniyle fazla uzun sürmedi. Diğer pek çok Suriyeli gibi, Duran’ın evi ve işi zarar gördü ve Türkiye’ye gitmekten başka seçenekleri kalmadı.  Türkiye'ye vardıklarında, Duran ve ailesi ilk etapta Gaziantep’teki Islahiye Kampı’na yerleştiler ve bu kampta 6 sene yaşadılar. “Sorun değildi, ancak kendimize ait bir alana sahip olamadık” diyor Duran. 

2018’den itibaren olaylar değişmeye başladı. Islahiye’deki kampın kapanması Duran ve eşinin Islahiye Köyü’ne, bir oğulları’nın İsveç’e ve diğer ikisinin Türkiye'nin başka illerinde çalışmak üzere taşınmasına sebep oldu. Duran Islahiye’de kilimcilik, arıcılık gibi farklı mevsimlik işlerde çalışmaya devam ediyordu, ancak hayali her zaman kendi işini kurmaktı. Bir yıl sonra, Duran göçmen ve mültecilerin tarım konusunda eğitilmesi ve kendi tarımsal aktivitelerini başlatmalarına yardımcı olmak amacıyla başlatılan IOM Tarım Destek  Projesi’nden haberdar oldu. Projeye kayıt olduktan sonra bir ziraat mühendisinden eğitim aldı. Eğitimi tamamladıktan tamamlayan Duran dokuz arı kovanıyla kendi arıcılık işini kurdu. Duran:  “Kendimi çok mutlu hissediyorum. Aynı Suriye’de olduğu gibi kendi arı kovanlarımın olmasını çok istiyordum ancak maddi gücüm yeterli değildi. Bu eğitim benim daha sağlam ve güvende hissetmemi sağladı.” 

Duran birkaç ay içerisinde, arıcılık açısından iyi bir başlangıç olarak sayılabilecek miktarda, 25 kilo bal üretmeyi başardı. İlk müşterileri aile bireyleri ve komşularıydı. 

Duran, şu anda 16 tane arıkovanına sahip ve daha fazlası için çalışmaya devam ediyor: “İşlerimi büyüterek önümüzdeki sene 50-60 tane kovan almayı planlıyorum. Bu sayede Suriye’de olduğu gibi kendi çiftliğim olabilir ve başkalarının da eğitimini destekleyebilirim. 63 yaşındayım ve halen hayal ettiklerimi gerçekleştirebilecek enerjiye sahibim.”

Foto röportaj: Ağustos 2019- Nadine Al Lahham