Hikayeler
By:
  • Miko Alazas | Medya ve İletişim Sorumlusu

70 yaşındaki Mohammed,  müziğin gücüne tanıklık ettiği o yazı daha dün gibi hatırlıyor.

Dokuz yaşındayken, başka bir şehirde eğitim gören ağabeyi eve ziyarete geldiğinde onu Suriye'de yaygın olarak kullanılan bir enstrüman olan Ud ile tanıştırmış.

Daha sonra okulda, bölgede yaygın olan bir başka enstrümanı, neyi, üflemeyi öğrenmiş. Sonunda kardeşiyle birlikte bir müzik grubu kurmuşlar ve serbest zamanlarında çeşitli konserlerde sahne almışlar.

Müzikle dolu onlarca yıldan sonra Mohammad: “Müzik ruhu besler,” diyor.

Ne yazık ki Suriye’de başlayan çatışmalar müzikle geçen güzel zamanların sonu olmuş.

 2012 yılında, Mohammad kendini Türkiye’de, sınırın diğer tarafında, yerinden edilmiş halde bulmuş ve hayatının bu kadar geç bir döneminde herşeye yeniden başlamanın zorluğu ile karşı karşıya kalmış.

Çocukluk günlerinden beri müzik Mohammad'in hayatında her zaman büyük bir yer tutmuş. Fotoğraf: IOM/Anıl Bahşi

Eşi ve üç çocuğuyla güneydoğudaki Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine yerleşen Mohammad:

“Hiçbir şeyimiz, tek bir valizimiz bile yoktu. Kış döneminde geldik ve sadece bir yatağımız vardı. Battaniyemiz bile yoktu. Neyse ki topluluğumuz bizi sıcak bir şekilde karşıladı ve bize çok yardımcı oldu.” diyor.

Asıl mesleği dekoratörlük olan Mohammad yavaş yavaş toparlanmış. Başlangıçta inşaat sektöründe günlük yevmiyelerle çalışmış.  Ertesi gün eve nasıl ekmek götürebileceği konusunda hep endişe duymuş. Ancak yetenekleri, zamanla kendini kanıtlamasını ve daha fazla iş fırsatı bulmasını sağlamış.

Mohammad yeni evinde on yılı aşkın bir süre boyunca sıkı çalıştıktan sonra nihayet rahat edebileceği emeklilik günlerinin geldiğini düşünmüş ancak günlük rutinlerin sıkıcılığı onu yeni arayışlara yönlendirmiş. “Yapabileceğim ilginç bir hobi bulmakta zorlandım.” diye anlatıyor Mohammed o süreci.

Hiç unutmadığı akorlar, ritimler ve melodiler müziğe olan tutkusunu yeniden canlandırmış. Bu süreçte oğlu Shukri de onu cesaretlendirmiş.

Mohammad, eşi ve oğlu Shukri ile birlikte. Her şeyi yeniden inşa etmek zorunda kaldıktan sonra şimdi mutlu bir hayat sürüyor. Fotoğraf: IOM/Anıl Bahşi

Shukri daha önce Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) psikososyal mobil destek ekibi tarafından düzenlenen toplum temelli psikososyal destek aktivitelerine katılmış. Müzik temelli bir programın başlayacağını duyan Shukri, babası Mohammed’i katılması için teşvik etmiş.

IOM Psikososyal Mobil Ekibinde görevli Adnan: “Göçmen ve yerel topluluk üyelerinden müzik temelli etkinliklere ilgi duyduklarını öğrendik. 'Göçmen Melodileri' programı bu şekilde doğdu.” diyor.

 

Programın devam ettiği on iki seans boyunca bir araya gelen sekiz kişiyi müzik eğitmeni eşliğinde popüler bir Türk enstrümanı olan bağlamayı nasıl çalacaklarını öğrendi.

Adnan, “Bu sayede bireylerin refahını destekliyor, yaratıcılığı teşvik ediyor, sosyal bağlantıları kolaylaştırıyor ve duyguları ifade etmek için güvenli bir alan yaratıyoruz” diyor.

Programa katıldığı için yaşam enerjisiyle dolan Mohammad: “Yeni insanlarla tanıştım ve yeni arkadaşlar edindim. Yol boyunca birbirimize yardım ettik.” diyor.

Program o kadar başarılı oldu ki, katılımcılar birlikte müzik yapmak ve deneyimlerini paylaşmak için özel oturumların dışında da buluşmaya başladı.

“Savaştan kaçmak zorunda kalmanın getirdiği zorluklar nedeniyle müziği ihmal etmiştim ama şimdi yeniden başlamak için kendimi motive olmuş hissediyorum” diyor bir katılımcı. “Müziğe olan ilgimi yeniden kazanmanın stresi azaltmaya yardımcı olup olmayacağı konusunda şüphelerim vardı ama şimdi bundan eminim” diye ekliyor bir diğeri.

Mohammad için bu, müziğin yaraları iyileştirmeye olan katkısının yanı sıra insanları birbirine bağlama gücünün de bir kanıtı olmuş.

Mohammed, sözlerini Arapçaya çevirdiği geleneksel bir Türk şarkısını çalıyor ve: “Müzik tarzlarımız ve enstrümanlarımız birbirine çok benziyor. Hepimiz insanız ve milliyetimiz ya da etnik kökenimiz ne olursa olsun barış içinde yaşamak istiyoruz.” diyor.

Mohammed ve diğer program katılımcıları bağlama çalıyor. Fotoğraf: IOM/Adnan Kuba

Hayatında yeni bir sayfa açtığını hisseden Mohammad bundan dolayı son derece minnettar. Göçmen Melodileri programından bu yana, IOM'nin diğer psikososyal destek faaliyetlerini düzenlemesine yardımcı olmak ve destekten yararlanabilecek topluluk üyelerine ulaşmak için aktif olarak çalışıyor. Ayrıca Mohammed Siverek'te psikososyal destek programına katkılarından dolayı IOM'den ödül alan Suriyeli ve Türk topluluk üyeleri içerisindeki 14 kişiden biri.

Mohammed, “Kendimi değerli hissetmemi sağladı. İşimin ve müziğimin boşuna olmadığını biliyorum” diye gururla belirtiyor.

Oturma odasının köşelerinde dört farklı enstrümanını sergileyen Mohammed gülümsüyor ve yeni bir şarkı daha çalmak için sabırsızlanıyor.

 

IOM'nin şu anda altı bölgede faaliyet gösteren Psikososyal Mobil Ekiplerinin çalışmaları, Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti tarafından sağlanan fonla yürütülmektedir.

IOM Türkiye Medya ve İletişim Sorumlusu Miko Alazas tarafından yazıldı.