Halep kentinden Türkiye’ye gelen İbrahim, savaş başlamadan önce Suriye’de küçük bir restoran sahibiydi. Restoran işi ona, eşi ve çocuklarıyla geçimini desteklemeye yetecek miktarda gelir sağlıyordu. Gerçek hayali ise çok çeşitli yemekler sunabileceği büyük bir restorana sahip olmaktı. Tam işlerini büyütmeye başladığı sırada, Suriye’de çatışmalar başladı ve her şeyini kaybetti. 

Bir gece, restoranına isabet eden bir füze tek kazanç kaynağını dakikalar içerisinde yok etti. 2014 yılında koşullar kendisi ve ailesi için tehlikeli bir hal aldığında, Türkiye’ye Gaziantep’e gitmekten başka seçenekleri kalmadı. 

Ibrahim 4 ay boyunca iş bulamadı ve ailesinin temel ihtiyaçlarını karşılamak için borç almak zorunda kaldı. Suriye’den gelirken belindeki fıtıktan şikayetçiydi ve bu sağlık sorunu onun çok fazla fiziksel çaba gerektiren işler yapmasını engelliyordu. Bu dönemde İbrahim’e umudunu yitirmeye başladı. 

Ailesinin de desteğiyle  Gaziantep’te küçük bir restoran açabilmek için yüklü miktarda para borç almaya karar verdi. Bu restoran toplululuk içerisinde zamanla çok popüler hale geldi ve finansal olarak kendi ayakları üzerinde durmaya başladı. İşi büyüdükçe, daha fazla finansal kaynak gerekliliğinden doğan zorluklarla karşı karşıya geldi. Bir buzdolabı yoktu ve müşterilerinin taleplerini karşılayabilmek için restoranında ihtiyaç duyduğu teçhizatı almaya gücü yetmiyordu. 

2018 yılında IOM, İbrahim’e ulaşarak mültecilere kendi iş fikirlerini hayata geçirmek için ihtiyaç duydukları malzemeleri sağlamayı hedefleyen Geçim Kaynakları Programı altındaki Hızlı Destek Hibe Projesi hakkında bilgilendirdi.  Ibrahim, üretimi artırmak için gerekli olan teçhizat talebiyle hibe desteğine başvurdu. Geçim Kaynakları Programı kapsamında, IOM İbrahim’in işini büyütmesi ve sürdürmesi için buzdolabı, masa ve benzeri diğer teçhizatı tedarik etti. Ibrahim yardımla ilgili düşüncelerini heyecanla “Proje bana işim için çok yardımcı oldu ve uzun zamandır hissettiğim stres ve hayalkırıklığını hafifletti” diye açıklıyor. 

İbrahim'in başarısı akrabalarından birinin dikkatini çekti ve restoranı büyütmek ve topluluğun en büyük işletmelerinden biri haline getirmek için kendisine maddi destek verdi . “Hayalim gerçek oldu” diyor İbrahim. “Her zaman büyük bir restoran işletmek istemiştim ve sonunda bunu başarmak için şansım var. Çok küçük bir mekandan tırnaklarımla kazıyarak bu noktaya geldim ve şimdi gerçeğe dönen hayalimi yaşıyorum.“ Ve ekliyor: “Bu değişim Tanrı’nın bir lütfu.” 

İbrahim çocuklarının da kendisi kadar azimli olmalarını diliyor: “Kızım ve oğlum benim gibi büyük hayaller kurduklarında onlarla gurur duyuyorum. Oğlum doktor, kızım ise öğretmen olmak istiyor. Onlara iyi örnek olmak için sıkı çalışmak ve onların da hayallerinin gerçekleşmesi yolunda destek olmak istiyorum.”